Edat veya ilgeç, tek başına anlamı olmayan, sonuna geldiği sözle
cümledeki diğer kelimeler arasında ilişki kuran kelime türüdür. Kendi
başına bir anlamı olmayan, diğer söz ve söz öbekleriyle kullanıldığında
anlam kazanan, çoğu zaman eklendiği söz öbeğine sıfat, zarf gibi
görevler kazandıran sözcüklerdir.
ÇEKİM EDATLARI(ASIL EDATLAR) Sonuna geldiği isimle cümledeki diğer
kelimeler arasında benzerlik, zaman, yer, başkalık gibi bakımlardan
ilgi kuran edatlardır: geri, ileri, ait, ara, başka, beri, böyle, dair,
değin, dek, dışarı, diye, doğru, dolayı, evvel, gayri, gibi, göre,
için, ile, kadar, kadarınca, karşı, nazaran, önce, öte, ötürü, özge,
rağmen, sıra, sonra, taraf, tek, türlü, üzere, yana gibi.
Rabıt edatları (bağlaçlar) Bu konunun ana maddesi "bağlaçlar" maddesidir
Kelimeleri, kelime gruplarını veya cümleleri biçim ya da anlam yönüyle
birbirine bağlayan edatlardır: ama, ancak, belki, çünkü, da (de), eğer,
hâlbuki, hiç değilse, ile, ise, ki, lâkin, meğer, nasıl ki, öyle, öyle
ki, sanki, şu var ki, tâ, üstelik, ve, veya, yahut, yalnız, yani,
yoksa, zira gibi.
"Çok uğraştım ama olmadı."
ÜNLEM EDATLARI:Her türlü duyguyu, heyecanı (sevinç, keder, ıstırap,
teselli, nefret, korku, hayıflanma, coşku, üzüntü nedeniyle vs.),
düşünceyi anlatan veya yansımaları, seslenmeleri; onay, red, sorma ve
gösterme gibi anlatım biçimlerini ifade eden edatlardır. Ünlemler,
seslenme edatları, gösterme edatları, sorma edatları ve cevap edatları
olmak üzere beşe ayrılırlar:
ÜNLEMLERuygu ve heyecanları ifade eden edatlarla doğadaki seslerin
yansımalarıdır: ah, ay, çat, eyvah, hoşt, küt, mırıl mırıl, of, oh,
pat, püf, vah, vay, yuh vb.
SESLENME EDATLARI:Hitap (seslenme) için kullanılan a, ay, be, bre, ey,
hey, hu, le, ulan, ya, yahu gibi seslenme sözleridir. Bu edatlar,
genellikle hitap edilen isimlerle birlikte kullanılırlar: a çocuğum, ay
oğul, ey Türk gençliği gibi.
Seslenmelerde hitabı kuvvetlendiren bu sözler olmadan da hitap
mümkündür: Sevgili öğrenciler! Arkadaşlar! Sayın milletvekilleri! Ömer!
vb.
Gösterme edatları [değiştir]Birini veya bir şeyi göstermek için
kullanılan edatlardır: işte (edebî dilde), aha, daha, ta, te
(ağızlarda), nah( argoda).
Gösterme edatları başka kelimelere bağlanmazlar.
SORMA EDATLARI: Başka kelimelere bağlanmadan soru için kullanılan edatlardır: acaba, acep, hani, niçin.
CEVAP EDATLARI değil, evet, hay hay, hayır, peki, yok gibi kabul veya
red bildiren edatlardır. Bunlara konuşma dilinde daha çok geçen
elbette, oldu, olur, tabiî, tamam, yoo gibi sözleri de ekleyebiliriz.
Saygılar bizden.